fbpx   .  

Ekin ve Emrullah Türkiye’de Çocuk Sahibi Olabilir Mi?

Uzun zamandır yazmıyorum farkındayım. Açıkçası yazmak için ‘hevesim’ bile olmadı. Yaşadığımız kötü ve hatırlamak istemeyeceğimiz olaylar, bitmek bilmeyen gözyaşları, yas..

Ama beni yazmaya iten, hatta baya bir süredir yazmak istediğim, aslında önemli bir konu vardı. Sonunda hayata geçirebildiğim ve yazdığım için çok mutluyum. İnsan o kadar tuhaf bir canlı ki, her yaşta farklı hislere, duygulara ve isteklere kavuşuyorsunuz. 20 yaşında asla yapmam dediğiniz, beğenmediğiniz, asla ve asla’lar ile dolu olan hayatınız, 30’dan sonra bambaşka olabiliyor. İşte ‘ÇOCUK’ta bunlardan biri. Belli bir yaştan sonra çocuk sahibi olmak istiyorsunuz, sağa sola, nerede bir bebek görseniz üzerine atlayıp, mıncırmak, içinize içinize sokmak istiyorsunuz. Avukat değilim, ama bu konu hakkında bilgi sahibi avukat arkadaşım Selen ile uzun konuşmalar sonunda, size Türkiye’de eşcinsel çiftlerin veya bireylerin, ‘acaba çocuk sahibi olabilir miyiz?’ sorularına bazı yanıtlar vermeye çalışacağım.

turkiyenin-ilk-evli-escinsel-cifti-korkmuyoruz-yaptigimiz-seyle-gurur-duyuyoruz-50328

 

Ekin ve Emrullah’ı tanımıyorum, bende basına yansıyan ‘geçerli olmayan evlilik’ haberleri ile tanıdım kendilerini. Ve sonrasında malumunuz, işten ve evden çıkarılmaları, yaşadıkları tacizleri okudum, içim şişmiş baya üzülmüştüm. Nasıl üzülmem ki? düşünsenize bu kadar tantana ve kötülük, iki erkeğin birbirini sevmesi yüzünden gerçekleşiyor. Her neyse. Başlığım Ekin ve Emrullah olduğu için, açıklamak istedim. Dünyada fazlasıyla örneği var, evli eşcinsel çiftlerin taşıyıcı anneden çocuk sahibi olmaları, bunların haberlerini çoğu kez sizlerle paylaşıyoruz. Bende dedim ki, diyelim Emrullah ve Ekin çocuk sahibi olmaya karar verdi, böyle bir istekleri oldu, olamaz mı? ne yapacaklar? taşıyıcı bir anneden çocuk sahibi olabilir, bebeklerini kucaklarına alıp, mutlu mesut Türkiye’de yaşayabilirler mi?

Bakın nasıl oluyor, olmaya çalışılıyor, olabiliyor-mu?!

Türk Medeni Kanununa göre, evlat edinmek için ‘evli’ olmak şart. Dolayısıyla evli olmayan çiftlerin evlat edinebilmesi söz konusu bile değil. Buna bağlı olarak takdir edersiniz ki, Türkiye’de eşcinsel evlilik yasası olmadığı için, ‘çocuk sahibi’ olabilmek eşcinsel çiftler için İM-KAN-SIZ.

Fakat Medeni Kanuna göre bir kişi, 30 yaşını geçmiş, ekonomik gelir seviyesi bir çocuğa bakabilecek düzeyde ise, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının, Çocuk hizmetleri İl Müdürlüğüne şahsen başvuru gerçekleştirerek ilk adımı atabiliyorsunuz. Sizi görüşmeye çağıran Çocuk hizmetleri, sizden bir takım belgeler istiyorlar, mal varlığı, SSK bilgileri, Nüfus kaydı gibi gibi.. Bu belgeleri harıl harıl toplayıp teslim ettikten sonra, eğer onaylanırsa ikinci kademeye gelmiş oluyorsunuz; ‘Sosyal İnceleme’ peki nedir bu sosyal inceleme? işte sizin evinize gelerek, çevreniz ile görüşüyorlar, aileniz ile görüşüyorlar, beraber yaşadığınız biri varsa, bu ev arkadaşınız bile olsa görüşüyorlar, konuşuyorlar. Bu insanlar ile iletişiminizin nasıl olduğuna bakıyorlar. Ve bu sosyal incelemenin ardından, oluşturdukları rapor sonrasında ya olumlu, ya da olumsuz bir karar veriliyor.

Şu zamana kadar evlat edinmek için başvuran hiç bir eşcinsel bireye, olumlu bir karar verilmemiş. Peki genel olarak verilen cevaplar nedir biliyor musunuz? ‘sosyal durumunun çocuk bakmaya elverişli olmaması’ ‘ilişkileri uygun değil’ yani burada çocukların menfaatleri ön plana atılarak, fiili olarak bir sınırlandırma ve engel ile karşılaşıyoruz.

Daha önce bahsettiğim sosyal inceleme raporunuza itiraz etme hakkınız tabii ki bulunuyor, o itirazınıza 15 gün içerisinde bir cevap geliyor, eğer gelen cevap sizi tatmin etmiyorsa ve etmediyse, İdari Mahkemesine başvurabiliyorsunuz. 

Peki başka bir yoldan ilerlemek istersek neler oluyor? diyelim evlat edinilmenin kabul olduğu ülkelerde çocuk sahibi oldunuz, örneğin Norveç. Daha sonra Türkiye’ye döndünüz, ama orada yine şöyle bir sorun ile karşılaşabiliyorsunuz, evlat edindiğiniz ülkenin verdiği kararın burada, yani Türkiye’de tanıtılması, kabul edilmesi gerekiyor. Biraz daha açıkça yazmam gerekirse, yurt dışında herhangi bir mahkemede verilmiş olan bir kararın, Türk mahkemesinde tanınması için, buranın kamu düzenine aykırı olmaması gerekiyor-deniliyor. Dolayısıyla biz yine ‘çocuk’ hayallerimize ufaktan değil, hızlıca veda etmiş oluyoruz.

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.