Dil Dile Değmeden Dil Öğrenilir mi?

Kesinlikle hayır! İsviçreli bilim insanlarının yaptıkları bir araştırmaya göre dilde bulunan “locuti sunt” hücrelerinin DNA’sı konuşulan dile göre özelleşiyor ve farklı dil konuşanların hücrelerinin teması halinde dil öğrenimi oldukça kolaylaşıyor. İnandınız mı? Size bir tavsiye; size söylenen her şeyi bu kadar ciddiye almayın. Bu yazıdan beklentim size bol istatistikli veriler sunup bilimsel bir yazı hazırlamaktansa …

Kesinlikle hayır! İsviçreli bilim insanlarının yaptıkları bir araştırmaya göre dilde bulunan “locuti sunt” hücrelerinin DNA’sı konuşulan dile göre özelleşiyor ve farklı dil konuşanların hücrelerinin teması halinde dil öğrenimi oldukça kolaylaşıyor.

İnandınız mı? Size bir tavsiye; size söylenen her şeyi bu kadar ciddiye almayın. Bu yazıdan beklentim size bol istatistikli veriler sunup bilimsel bir yazı hazırlamaktansa tecrübeyle sabit verilerle dil öğreniminize yeni bir boyut kazandırmak.

800px-Lgive_lashon
Bu dil. Konuşmak, yemek yemek gibi işlevlerine ek olarak çok çeşitli alanlarda kullanılabiliyor.

Kullanmadığınız bir şeyi edinmek istemezsiniz ya da ihtiyacınız olmayan bir şeye motivasyon duyamazsınız. Önce öğrenmeyi istemek gerek. Gerekli motivasyonu partner bulma uygulamalarından San Francisco’yu arayarak bulabileceğiniz dil öğreniminde kalem, kitap, defter üçlüsünden daha iyi bir yöntem arıyorsanız öğrendiğiniz her şeyi kullanıp denemeler yapabileceğiniz bir partner ya da arkadaş bulmakla işe başlayın.

Öncelik belirleyin:

Benny Lewis İspanyolca, Fransızca, Almancanın ve Çince de dahil yedi dili akıcı bir şekilde konuşabilen bir mühendismiş ve demiş ki “Dil öğrenirken önceliği işine yarayacak türden konuşmalara ve kişinin kendisine sorulabilecek soruları yanıtlamaya vermek gerek.” E işinize yarayan türden konuşmalar derken Afrika’daki fillerin göç yollarının, yapılan yeni otoyollarla kesilmesi üzerine fil popülasyonunun rezervuar bölgelerde artarken genel olarak azalması gibi konuları kastettiğini hiç sanmıyorum. Öncelikli konularınızı belirleyip bu konular üzerine yoğunlaşın.

Kendinize güvenin:

Kendinize güvenmek elbette kolay değil, öğrendiklerinizi sergilemek çoğu zaman zordur. Bu nedenle anadili İngilizce olmayan biri de (öğreneceğiniz dil İngilizce’yse) sizin gibi dilde hatalar yapabilir ve sizin hatalarınızı kaldırmaya daha müsaittir. Dolayısıyla pratik yaparken kendinizi kötü hissetmezsiniz; ve hatta karşıdakinin hatalarını görüp kendinize güveninizi daha da artırabilirsiniz.

http://giphy.com/gifs/yosub-funny-gay-yas-xTiTnKRq25N7Mkaruw
Ders dışı aktiviteler yapın:

Balık tutun, kampa gidin ya da en iyisi flört edin. Flörtünüzü öğrendiğiniz yeni kelimeleri ve kalıpları deneyebileceğiniz bir deneme tahtası yapın ve konudan konuya girerek kendinizi geliştirin. Ayrıca flörtü sekse götüren süreç  belirlediğiniz önceliği pratiğe dökebildiğiniz en iyi ve eğlenceli süreçtir.

Uygun sitelerden yararlanın:

Membrise, babel gibi direkt dil öğrenimine yönelik sitelerin yanında pratiğe kasabileceğiniz birçok site var. Yeni insanlarla tanışabileceğiniz platformlara üye olun, kendinizi tanıtın, başkalarını tanıyın ve bu yolla kendinizi ölçün.

Bu tavsiyeler işe yaramazda dil öğrenemezseniz üzülmeyin. En kötü beden dili öğrenmiş olursunuz.

Yorumlar

Bir Yanıt Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir