Bunu yazmak için sanırım biraz cesaret toplamam gerekiyordu. Üzerimde uzundur bir yorgunluk, kırgınlık var. Kendimi dirayetsiz ve halsiz hissediyorum. Son zamanda gerek kendi yaşadıklarım gerek de için bulunduğum bu psikolojik durum beni biraz yıprattı. Sosyal medyada sürekli cinayet, ölüm, tecavüz, taciz haberleri görüyorum. Belki de sosyal medyada takip ettiğim haber siteleri sürekli bunları yayınlıyordur da …
“Nefretlerini Gözlerinin Bebeklerinde Görüyorum”
Bunu yazmak için sanırım biraz cesaret toplamam gerekiyordu.
Üzerimde uzundur bir yorgunluk, kırgınlık var. Kendimi dirayetsiz ve halsiz hissediyorum.
Son zamanda gerek kendi yaşadıklarım gerek de için bulunduğum bu psikolojik durum beni biraz yıprattı.
Sosyal medyada sürekli cinayet, ölüm, tecavüz, taciz haberleri görüyorum. Belki de sosyal medyada takip ettiğim haber siteleri sürekli bunları yayınlıyordur da ben onları görüyorumdur bu da olabilir.
Kendimi gün geçtikçe kapana kısılmış, itilmiş hissediyorum. Bir de her aynaya baktığımda gözümdeki korkuyu. Bu hafta içinde Orlando’da yaşana katliam beni derinden yaraladı. İlk öğrendiğimde ne tepki verebildim ne de bir şey söyleyebildim. Aklımdan geçen şey şuydu ‘’NASIL YA? ’’Sanırım biraz geç algılıyorum böyle durumları…
Aşağıda paylaştığım fotoğrafı çekmeden önce uzunca bir düşündük ne yazsak diye ne söylesek diye. Bunları düşünürken de aklıma hep şu geldi bu insanlar öldüler ve başka insanlar onlar için bir şeyler yapıyor, yazı yazıyor fotoğraf çekiniyor, mücadele veriyor ve aynı duyguları hissediyorlar/hissetmeye çalışıyorlar.
Ölümün bu kadar ensemde olması beni farklı psikolojik durumlara itiyor. Ürpertiyor. Yüreğimde bir ağırlık var ve ben bunu gün geçtikçe daha çok hissediyorum.
Orlando’daki katliamı düşündüğümde, aklımın bir köşesine düşen şey ölen insanların fotoğraflarını gördüğüm. Sadece ekrana bakıp kaldığım, tek tek başka bir posta geçtiğim ve yeni bir haber görüp daha sonra onlara odaklandığımı. Unutmaya çalıştığımı hatırlıyorum.
İstanbul’daki Onur Yürüyüşü’nde bende olacağım bu sene ama sanki bu İstanbul’a son gidişimmiş gibi geliyor, Ankara’ya son kez bakıyorum sanki bir hafta sonra olamayacakmışım gibi geliyor.
Alperen ocaklarının yayınladığı videoyu en az 10 kere izledim. 5’ini telefonu kulağıma götürerek dinledim diğer 5’inide sadece görüntülerine bakarak.
Ahlak, din, inanış, toplum değerleri, hep videonun ana konusuydu bir de ‘’LGBTİ SAPKINLAR’’
Neden anlamak istemiyor insanlar neden görmek duymak istemiyor insanlar?
Neden diye soruyorum sürekli ama sanırım bu sorularımın cevaplarını ben de bulamıyorum. Çünkü aynı yerden bakamıyor düşünemiyoruz. Ama ben bunları söyleyenlerin ölmesini, özgürlüklerinin, aşklarının elinden alınmasını istemiyorum.
O videoda konuşanlar öldürmek yok etmek istiyor.
Nefretlerini gözlerinin bebeklerinde görüyorum.