New Orleans’da yaşayan eşcinsel bir birey aynı zamanda bir baba olan Erik Alexander, bir ebeveyn olarak yaşadığı ayrımcılığı ve bundan dolayı geçirdiği zor zamanları, partneri sayesinde nasıl atlattığı ile alakalı yazdığı yazı ile önemli bir noktaya parmak bastı. Küçüklüğünden beri sırf diğerlerinden “farklı” olduğu için homofobik söylemlere ve tavırlara maruz kalan Eric Alexander, yaşadığı bu …
Eşcinsel Bir Baba Maruz Kaldığı Tuhaf Bakışlarla Nasıl Mücadele Ettiğini Anlattı
New Orleans’da yaşayan eşcinsel bir birey aynı zamanda bir baba olan Erik Alexander, bir ebeveyn olarak yaşadığı ayrımcılığı ve bundan dolayı geçirdiği zor zamanları, partneri sayesinde nasıl atlattığı ile alakalı yazdığı yazı ile önemli bir noktaya parmak bastı.
Küçüklüğünden beri sırf diğerlerinden “farklı” olduğu için homofobik söylemlere ve tavırlara maruz kalan Eric Alexander, yaşadığı bu ayrımcılıktan ve geçirdiği onca kötü günden dolayı nasıl incindiğini ve bu durumun hayatını nasıl kötü bir şekilde etkilediğini anlattı.
“Diğer insanların farklı olduklarından ya da gay olduklarından dolayı zorbalığa ve ayrımcılığa maruz kaldığıyla ile ilgili hikayeler duyduğumda kalbim kırılıyor. Benim gibi bir çevrede büyüyen insanların tecrübe ettikleri böyle bir durumun onların özgüvenine olan negatif etkisi kabul edilebilir bir şey değil.!” Sözlerini söyleyen Erik Alexander, her ne kadar kocası Douglas ve bebeği ile mutlu bir hayat sürse de, geçmişte yaşadığı ve deneyimlediği zorbalığın kendisini hala daha etkilediğini belirtti.
“Eşcinsel kelimesinin anlamını bilmediğim zamanda bile bana eşcinsel diye hitap ediliyordu. Zamanla bu durum beni çok incitti ve genel olarak da beni çok yıprattı. Her ne kadar içinde bulunduğum durumu atlatmış olsam da unutamadım. Yaşadıklarımı ve deneyimlediğim o kötü anıları unutmayı çok istesem de bazen bunlar aklımda bir anda yer ediniyor.“ diyen Eric Alexander, hayatta nasıl güçlü kalabildiğini de belirtmeyi ihmal etmedi.
“Dünyalar güzeli bebeğimiz Alli Mae bizim her şeyimiz, hayatımızdaki yegane ışığımız ve ona her geçen gün aşık oluyoruz.”
Ancak, bu yıl eyalette onaylanan din özgürlüğü yasası, Eric’in ve ailesinin kabul görmesi için hala daha uzun bir zamana ihtiyacı olduğunu kanıtladı.
“2017 yılında Mississippi’de, diğer insanlardan farklı olduğumuz için ailem verilen hizmetten mahrum kalabiliyor. Benim küçük kızımın ebeveynleri eşcinsel ve bu durumdan dolayı geri çevrilebiliyoruz. Bu, kalbimi kırıyor ve beni çok üzüyor.” Aynı zaman da sözlerine “ Meleğimin incindiğimi görmesine izin veremem.” Sözlerini de ekliyor.
Hala daha yabancı bakışlara maruz kaldıklarını söyleyen Alexander, kocası Douglas’ın yardımı ile kendilerinin iyi bir ebeveyn olduklarının farkına vardığını dile getiriyor.
“Belki de ilk defa heteroseksüel insanlar eşcinsel bir aile görüyor olabilir. İlk defa bir bebeğin iki babaya sahip olduğunu ve onların aralarında gayet mutlu olduğunu görüyor olabilirler. Bu durum bizlere, eşcinsel insanların da geleneksel ebeveynler gibi iyi bir ebeveyn olabileceklerini ve hatta birçoğundan daha iyi bir ebeveyn olduklarını kanıtlamak için bir fırsat oluyor.”
“Ne zaman dışarıya çıksak insanlar bize bakıyor, çünkü böyle bir şeyi daha önce hiç görmemiş olabiliyorlar. Bu konuda içine kapanık olmak yerine, bu durumu sahiplenmek en iyisi. Onlar için öğretici bir örnek olmak iyi bir başlangıç. Onların bakışlarından anlam çıkarmamıza gerek yok. Belki de sadece meraktan ve yargılamadan bakıyorlardır. Ne zaman insan içinde olsam söylediğim bu şeyler hakkında düşünüyorum ve bazı şeylerin farkına varıyorum. Farkına vardığım şeylerden birisi ise, buradaki bazı insanların eşcinsel bir aile tanımadıkları veya onlarla herhangi bir iletişime geçmemiş olabilecekleriydi.” Sözleriyle devam eden eşcinsel baba Erik Alexander, yazdığı yazıyı Hellen Keller’dan bir alıntı ile bitiriyor;
“İyimserlik başarıyı getiren bir inançtır. Hiçbir şey güven ve umut olmadan yapılamaz.”