İzleyin: Netflix’in En Yenisi ‘The House of Flowers’ Daha Kuir Olarak Geri Dönüyor!

Uyarı: Bu yazı La Casa de las Flores’in yeni bölümlerinden hafif spoiler içerebilir, ancak sonuyla ilgili hiçbir şey söylemiyoruz, rahat olabilirsiniz.

Geçen sene aldığı coşkulu yorumlardan sonra Netflix’in dizisi La Casa de Flores (The House of Flowers), ikinci sezonuyla eskisinden çok daha kuir bir şekilde ekranlara geri dönüyor.

İkinci sezon 18 Ekim’de Netflix’de yayınlanır yayınlanmaz insanlar dizinin ilk sezon kadar iyi olduğuyla ilgili çoktan konuşmaya başladı bile. Tabii başrol oyuncusu Veronica Castro dizide artık yer almıyor. Ölümüyle ilgili ufak tefek bilgileri sezon boyunca öğreneceksiniz. Ancak bu sezon De La Mora ailesi kendine gittikçe büyük bir kuyu kazıyor. Ailenin finansal danışmanı aile servetini aldıktan sonra, Diego ve Virginia de la Mora’nın ölümü aileyi sonsuza kadar yaralıyor. Aile, çiçekçi dükkanını ve ironik bir şekilde La Casa de las Flores isimli eşcinsel dostu gece kulübünü kaybediyorlar.

Bu sezon aileyi birçok şey bekliyor. Paulina, Julian ve Elena kardeşler, annelerinin onuruna çiçek dükkanını kurtarmak için bir plana girişiyor. Tabi önce gerekli parayı toplayabilmek için artık bir harabe olan gece kulübünü hayata getirmek zorundalar. Paulina, Madrid’den geri dönüyor ve planın başlangıcında kulübeyi inşaa etmek için aralarına katılıyor. Ah, ayrıca Paulina genç bir erkek babası olan trans kadınla ilişki yaşamaya tekrar başlıyor. Kafanız mı karıştı? Okumaya devam edin.

Dizinin babası Ernesto de la Mora, karısının ölümünden sonra başarı ve duruluk arayışıyla bir tarikata katılıyor. Tarikat lideri çok zaman geçmeden De La Mora’ların hayatına karışıyor ve ailenin bile anlayışından öte bir takım sorunlara sebep oluyor. Birinci sezonda kötü biten ilişkisiyle dizinin yapı taşlarından olan Elena, mimarlık mesleğinde sonunda hak ettiği değeri buluyor ancak kendini bir şekilde “seks bağımlıları desteği” tarikatında buluyor.

Daha önceden de bahsettiğimiz gibi La Cas de las Flores günümüzde Meksika televizyonu için bir dönüm noktası. İçinde tabuları yıkan karakterlerin bulunmasının yanı sıra yoğun bir şekilde cinsellik, cinsel kimlik ve aile sorunları konularını işliyor. Julian ve cinselliği, dizinin ilerleyen bölümlerinde konuşulan bir konu haline geliyor. Julian’ın kız arkadaşı doğacak bebeğini gizlerken, Julian da Diego ile gizlice aşk hayatı yaşamaya devam ediyor. İşin içine biraz daha drama katacak olursak, Julian’ın ihtiyaçları karşılamak için seks işçiliği yaptığını da belirtelim. Seks işçiliğini ayrı tutacak olursak, bu diziyle Meksika’nın ne kadar ilerlediğini kutlamadan edemiyoruz.

Dizinin yapımcısı, Manolo Caro, üst sınıftan bir ailenin geçirdiği zorlukları, hepimizin empati kurabileceği karakterleri ve olayları anlatmakta harika bir iş çıkarmaya devam ediyor.

La Casa de las Flores (The House of Flowers)’ın ikinci sezonunu Netflix’ten izleyebilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=SmkQchl4DLo