Call Me Caitlyn: Cesaretine Alkışlar!

Bazen gerçekten akıl tutulması yaşıyorum, bugüne dek bu konuyla ilgili birşeyler yazmamış olmam gerçekten kabul edilebilir değil! Bence birçoğunuz içinden “bu Shipoli uzayda mı yaşıyor, bin senelik dizilere bile girdi hala Caityln Jenner konusunda değinmedi” demiştir. Çok tatlısınız ama ya hiç de bozmuyorsunuz beni, sabırla bekliyorsunuz aklımın başıma gelmesini.

Yalnız itiraf ediyorum; ben şoka girdim. Yani elbette birinin cinsiyet değiştirmesi değil beni şoklara düşüren, beni dehşete düşürün şey; bir insan nasıl 65 sene ait olmadığını düşündüğü bir cinsiyette yaşayabilir?! (Tabii buna ne kadar “yaşamak” denirse…) Evet, birçok kişi var erkek bedenine sahip olup kadın ruhuna ya da kadın bedenine sahip olup erkek ruhuna sahip olan, kendini o cinsiyete ait hisseden ama Bruce yani yeni adıyla Caithlyn’in durumu bence daha farklı. Maddi – manevi olarak diğerleriyle kıyasladığımda bu değişimi yaşaması için bu kadar beklemesine gerek yoktu ki… Adam 3 defa evlenmiş, 6 çocuğu var, “Eski eşlerim durumumu biliyordu…” tadında açıklamalar yapıyor yahu neden bu değişim için 3 kere evlenmeyi bekledin ki? Baktın ilk evliliğinde işler yürümüyor, o şık smokini değil de o bembeyaz gelinliği giyen olmak istiyorsun, al aksiyonu bugün yaptığını o gün yap… Neden bundan 30 sene önce değil de şimdi acaba? Bu sorunun cevabı yanıtsız, maalesef kendisinin bu konuya yönelik bir açıklamasına rastlamadım, vardır herhalde kendince bir sebebi…

Olayın bu boyutu beni şaşırtırken bir yandan da Caitlyn Bacı’mızın cesaretine de hayran kalmıyor değilim. Ben 31 yaşında bir kadın olarak, “aman şimdi durduk yere risk almaya ne gerek var” zihniyetiyle manikürcümü bile değiştirme cesaretini kendimde bulamazken, sen kalk 65 senene sünger çek! Pes doğrusu… Helal olsun!

Bir de yeni halinin yani Caitlyn halinin fotoğraflarını inceledim vallahi güzel… Etrafımda gördüğüm 65 yaşındaki birçok kadından güzel olduğu yetmezmiş gibi bazı fotoğraflarda hatun 30’larının baharındaki benden güzel!!! Sporcu olmasından kaynaklanan erkeksi ve atletik vücudu bile yüzündeki kadınlığın önüne geçememiş. Bruce yaşına, evliliklerine, çocuklarına, yaşanmışlıklarına, erkeksi atletik vücuduna rağmen Caitliyn olmuş, oldurmuş, olabilmiş… Bu da gösteriyor ki; anladım insan özünde neyse, kimse şartlar o “özünü yaşamasına uygun değilse” dahi bir şekilde, o içindekini olduruyor! Düşünsenize, bir gün “Call me Caitlyn” diye tweet atıyor, dünyasını değiştiriyor; yetmezmiş gibi bu durumu herkese ve geride bıraktığı 65 yılına kabul ettirebiliyor. Benim için uzun bir süre değişime direnen cesaretimin adı “Call me Caitlyn” olacak, bundan eminim!

Bu durum, yıllarca kendisini, ait olmadığını hissettiği bir bedene mahkum olmuş birinin cesareti, bu onun gücü! Bazen o mahkum edildiğimiz hayat, beden, kimlik yada adı her neyse, o şey bizi öyle zorluyor ki benim diyenin cesaret edemediği o adımları atıyoruz, attığımız gibi de kendimize yakıştırmayı biliyoruz. Bir kez daha anladım herkesin en yakışanının “kendi hissettiği” olduğunu, bir kez daha anladım “ruh”un, ne kadar aykırı olursa olsun, sahibine biçilmiş kaftan olduğunu.

Konu ne olursa olsun, tüm hayata rağmen; içimizden geleni, içimizden geldiği gibi yaşayabileceğimiz, bu cesareti kendimizde bulduğumuz günlerimiz olsun hep… Ruhumuzu, içimizdeki beni bastırmak zorunda kaldığımız günler bizler için kötü anılar değil; bizi güzel ve özgür günlerimize götüren cesaretimiz olsun!

Tuğçe Shipoli
tugce.shipoli@gaymag.org