Fransız Parlamentosu Zulümden Kaçan LGBT Sığınmacıları Korumaya Karar Verdi

Fransa Parlamentosu’nun yasama komitesi, neredeyse oy birliğiyle LGBT sığınmacıları memleketlerinde cinsel yönelimleri dolayısıyla cezalandırılmakla karşı karşıya kalmaları durumunda sınır dışı edilmekten korumayı kabul etti.

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisi La République en Marche Party’nin (Cumhuriyet Hareket Partisi) 50 üyesi tarafından önerilen yasa değişikliği, Fransa’nın alt meclisi Assemblée nationale tarafından kabul edildi.

Önerilen değişiklik, homoseksüelliği cezalandıran ülkelerin Fransa’nın ‘güvenli ülkeler’ listesinden çıkarılmasını da ön görüyor.

Eğer yasa değişikliği Fransa Senatosu’ndan da geçerse eşcinsel ilişkileri cezalandıran ülkelerden gelen göçmenler sığınma taleplerinin reddedilmesi durumunda sınır dışı edilme riski olmadan Anayasa Mahkemesi’ne başvurabilecek.

La République en Marche milletvekili Matthieu Orphelin yasayı LGBT haklarını koruduğu gerekçesiyle övdü:

“Bugün ülkemize cinsel yönelimleri dolayısıyla zulüm gören sığınmacılar geliyor. Güvenli ülke tanımını değiştirmemiz ve LGBT’lerin saygı gördüğü ülkelerin güvenliliğini pekiştirmemiz de şarttı.” 

Ancak bazı sığınmacı hakları savunucuları yasa değişikliğinin LGBT sığınmacıların haklarını yeterince korumadığını söyledi.

Göçmenlere destek veren Fransız sivil toplum örgütü Cimande, oylamanın yasa değişikliğiyle güvenli olmayan olarak tanınan ülkelerden gelen LGBT insanları koruduğu için iyi bir şey olduğunu söyledi. Ancak organizasyon, homoseksüelliği yasaklamayan ülkelerin de LGBT insanlar için daha güvenli olmadıklarını, LGBT’lerin buralarda aşırı homofobiye maruz kalabildiklerinin altını çizdi.

Cimande, sığınmacıların direkt sınır dışı edilme sistemine sokulduklarını, daha az hakka sahip olduğunu ve davalarının bir grup hakim yerine tek bir hakim tarafından görüldüğünü bu yüzden de güvenli ülke listesinin tamamen kaldırılması gerektiğini savundu.

Mültecilere destek veren Fransız organizasyonu Baam’ın başkanı Héloïse Mary de bu endişeleri seslendirip, homoseksüelliğin suç olarak görülmediği ama LGBT insanların dönüştürme terapileri gibi homofobik uygulamalara maruz kaldığı birçok devlet olduğunu söyledi.