Kuir Jenerasyonu’nun Yeni İkonuyla Tanışın: Girl In Red

1999 doğumlu olan bağımsız şarkıcı Marie’nin başarısının en önemli anahtarı, cinsel yönelimi konusundaki dürüstlüğünden kaynaklı.

Her ne kadar bazı sanatçılar yazdığı şarkılarda hitap ettikleri kişiler için kullandıkları zamirlere dikkat etse de ve kendilerini saklasa da, Marie onlardan biri değil. “We Fell In Love In October” isimli şarkısında Marie, defalarca kez içten bir şekilde “My girl, my girl, my girl, you will be my world,” diyor. Marie burada hoşlandığı kıza, “Benim dünyam olacaksın,” diye açık açık itiraf ediyor.

Marie, “I Wanne Be Your Girlfriend,” isimli şarkısında da Hannah isimli bir kıza olan karşılıksız aşkından bahsediyor. Görünürlük söz konusu olduğunda, Marie’nin bunun altından kalktığı aşikâr.

Hatta yaptığı bir röportajda,

“Bütün bu kuir sanatına, müziklerine, filmlerine, fotoğraflarına ve resimlerine sahip olmak, dünyayı daha iyi bir yer haline getirecek bence,” diyor.

“Önemli olan şu ki, biriyle tanıştığınızda ve ondan hoşlandığınızda kriterinizin karşınızdakinin cinsiyeti olmaması. Çünkü bu hiçbir şey ifade etmiyor. Önemli olan şey insanların mutlu olması.”

Marie, müziğe ilk gitarını 13 yaşındayken aldığı zaman başladığını ve başlangıçta “şimdiye kadarki en kötü gitarist” olduğunu itiraf etti. Ancak yıllar geçtikçe bunun da üstesinden geldiğini söylüyor.

Marie, bağımsız bir sanatçı ve bu yüzden istediği şeyler hakkında yazabiliyor ve kuirliğini istediği gibi açık bir şekilde saklamadan veya endişe etmeden yaşayabiliyor.

“Kimseye şarkılarımı göstermek zorunda değilim. Kimsenin bana ‘Şarkıların fazla eşcinsel ve üzgün,’ dediğini duymak zorunda değilim. Beni tanımlayıp kısıtlayabilecek hiç kimse yok. Bağımsız olmak harika bir şey. Kimsenin bana ne giymem gerektiğini veya nasıl davranmam gerektiğini söylemesine gerek yok.”