Ödenek hangi kadınla cinsel ihtiyaç gidertecek?

Avukat Yavuz Balkan, kadına yönelik şiddetin ve cinsel saldırıların önlenebilmesi için bekâr erkeklere cinsel ihtiyaçlarını karşılamak üzere ödenek ayrılması için meclise dilekçe vermiş. "Cinsel ihtiyaç giderilmezse, erkek taciz veya tecavüz ediyor. Erkeklerin cinsel ihtiyacı karşılanırsa, kadın cinayetlerinin % 99’u önlenir." demiş. Uzmanlar cinsel eğitim önermiş. Cinsellik tabu olduğu için bastırılıyormuş. Ödenekle sorun çözülemezmiş. Muhafazakâr iktidar …

Avukat Yavuz Balkan, kadına yönelik şiddetin ve cinsel saldırıların önlenebilmesi için bekâr erkeklere cinsel ihtiyaçlarını karşılamak üzere ödenek ayrılması için meclise dilekçe vermiş. “Cinsel ihtiyaç giderilmezse, erkek taciz veya tecavüz ediyor. Erkeklerin cinsel ihtiyacı karşılanırsa, kadın cinayetlerinin % 99’u önlenir.” demiş.

Uzmanlar cinsel eğitim önermiş. Cinsellik tabu olduğu için bastırılıyormuş. Ödenekle sorun çözülemezmiş.

Muhafazakâr iktidar partili evliliğe teşvik uygulamalarından bahsetmiş.

Haydar Dümen “töre var, din var” demiş.

CHP’li de olaya “fiziksel açıdan değil sosyolojik açıdan bakmak gerek” demiş.

İyi demişler, hoş demişler de bütün bu sebepler ne ile alakalı; heteroseksizmle alakalı değil mi? Dünya erkek cinsiyetçiliğiyle yönetildiği sürece, dini de, töresi de, eğitimi de, fiziksel ihtiyacı da, sosyolojisi de erkeğe uygun şekilde düzenlenmeyecek mi? Eşitlik sağlansın, bütün taşlar yerine oturacaktır. Eşitlik sağlanınca herkesin özgürlüğü de olacaktır. “Ben erkeğim, ben yaparım; sen kadınsın, sen yapamazsın” dendiği sürece hiçbir yere varılamaz. Bütün sorunların kaynağı eşitsizliktir.

Özgürlüğün olmaması da eşitsizlikten kaynaklanmaktadır. Çünkü gücü elinden bırakmak istemeyenler, başkalarının haklarını kısıtlarken paralelinde kendi haklarını da kısıtlamaktadır. Yani karşı tarafın haklarını ahlak ve benzeri yaptırımlarla kısıtlarken, o ahlak anlayışına kendisi de uymak zorunda veya gizli yapmaktadır ahlaksızlığı, bir anlamda kendini gerçekleştirmeyi de. Eğitimi de, sosyolojisi de, dini de, geleneği de, ödeneği de aynı çerçevede gerçekleşmekte ve gerçekleşecektir heteroseksist bir düzende yaşadığımız sürece. Kısaca tam anlamıyla eşitlikle çözülecektir kadın cinayetleri veya diğer cinayetler.

Pardon ödeneklerle cinsel ihtiyaçlar hangi kadınla giderilecek peki? O kadınlara devlet ve toplum normal gözle mi bakmaktadır? E o zaman o ihtiyaç giderme durumu da normal karşılanmadığı gibi, kadına bakış açısı da asla ve asla değişmeyecektir. Kadına cinsel eşitlik verilmediği sürece, kadın namusu olmaya devam edecek ve erkeğin cinsel ihtiyacını gidermesi hiçbir şekilde sorunu çözmeyecektir. Erkek öteki kadınla ihtiyacını giderecek ama kadına bakış açısı aynı kalacak ve namusa en küçük bir yanlışta kadına haddini bildirilecektir. Kadının da erkek kadar özgür olması gerektiği erkekliğe aşılanmadıkça, erkeğe dünyaları versen gene öldürmeye devam edecektir. Çünkü kadın erkeğin namusudur şu aşamada ve o namusu korumakla mükelleftir. Yani erkekliği öldüren-bitiren cinselliği gerçekleştirememek de olsa, kadına sahip çıkamamak erkekliği bitiren en önemli şeydir. Kısaca kadın erkeğin egemenliğinden, erkeğin eşyası olmasından kurtarılmalıdır insanca yaşayabilmesi için. Kadın eşya veya namus gibi görülmezse, zaten öldürülmesi için sebep de kalmayacaktır. Bu sayede kimse cinsel açlık da çekmeyecektir. Tek taraflı, özellikle erkek tarafından ve erkek anlayışıyla çözüm, çözüm değildir.

Bekar bir eşcinsel olarak bu ödenekten ben de faydalanabilecek miyim acaba?! Veya bu ihtiyacın kadınla giderilme zorunluluğu mu olacak?!

Yorumlar

Bir Yanıt Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir