Laurence Rasti ülkelerindeki anti LGBT yasalar yüzünden Türkiye’ye kaçmak zorunda kalan İranlıların fotoğraflarını çekiyor. 1979 yılında 2500 senedir monarşiyle yönetilen Pers İmparatorluğu son nefesini verdi. İran şeriat ile yönetilen bir islami cumhuriyete dönüştü. Eşcinsellik hapis ve idam cezasıyla cezalandırılabilecek bir suç oldu. Heteroseksüel evliliğin dışındaki her cinsel ilişki şeriat yasalarına aykırı. Fakat ilginçtir ki transseksüel …
ÖZEL DOSYA: Türkiye’ye Kaçmak Zorunda Kalan İran’ın Gizli Eşcinsellerinin Fotoğrafları
Laurence Rasti ülkelerindeki anti LGBT yasalar yüzünden Türkiye’ye kaçmak zorunda kalan İranlıların fotoğraflarını çekiyor.
1979 yılında 2500 senedir monarşiyle yönetilen Pers İmparatorluğu son nefesini verdi. İran şeriat ile yönetilen bir islami cumhuriyete dönüştü. Eşcinsellik hapis ve idam cezasıyla cezalandırılabilecek bir suç oldu.
Heteroseksüel evliliğin dışındaki her cinsel ilişki şeriat yasalarına aykırı. Fakat ilginçtir ki transseksüel bireyler heteroseksüel olarak görülüyor ve eğer cinsiyet değişimlerini tamamlarlarsa cezalandırılmıyorlar. Değişim süreci masraflarının bir kısmını devlet ödüyor. Bu sebeple İran, Tayland’dan sonra cinsiyet değişim ameliyatlarının en çok yapıldığı ikinci ülke. Pek çok eşcinsel erkek cinsiyet değişimi ameliyatına zorlanıyor, ya da kendilerini kurtarmak için ülkeden kaçmak zorunda kalıyorlar.
İranlı mültecilerin çoğu başka ülkelere gitmek için vize beklerken Denizli’de yaşıyorlar. ABD seyahat yasağını yürürlüğe koyduktan ve Kanada İranlı mültecileri kabul etmeyi kestikten sonra, İranlı mülteciler için gelecek karanlık gözüküyor. İran kadar olmasa da Türkiye de LGBT’ler için yaşaması zor bir yer.
“İlk başta yüzlerini gösterecek insanları arıyordum ama sonra gerçekçi olursam bunun mümkün olmadığının kanısına vardım,” diyor Laurence Rasti.
Rasti İsviçre’de doğmuş bir İranlı. Üniversitede fotoğrafçılık okurken cinsiyet kimliği konusuna yönelmiş. Rasti fotoğraflarıyla hem Batı’nın hem de Doğu’nun kültürel özelliklerini inceliyor. 2014 ve 2016 yılları arasında kendilerini saklamak zorunda kalan insanları fotoğraflamak için on seyahate çıkmış.
Rasti 4 Kasım’da İran’da Eşcinsel Yok (There Are No Homosexuals in Iran) isimli kitabını yayınladı. Kitabın ismi eski İran cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejat’ın 2007 yılında yaptığı bir konuşmadan alıntı.
Ölüm Kalım Meselesi
“79 Devrimi’nden beri eşcinsellik suç olarak kabul ediliyor ve cezası ölüm. 79’dan önce durum bu kadar kötü değildi ama yine de tabuydu.”
“İran eşcinselliği kabul etmediğinden, eşcinsel bireyleri transseksüel olarak kabul ediyolar. Transseksüel bireylerin ruhsal bir hastalığının olduğu kabul ediliyor. Bunun tedavisinin cinsiyet değişim ameliyatı olarak görülüyor.”
Her Fırsatı Değerlendirin
“İran’da eşcinsellerin varlığını reddederek Ahmetinejat durumu ortaya seriyor. LGBT’ler seslerini internet yoluyla duyuruyorlar. O yüzden kitabın adını böyle seçtim. Kitap fikri birden geldi. Fotoğrafları çekmeden röportaj yapıyorum. Kitapta 40 portre, peyzaj ve iç çekimler var. Dört tane hem Farsça hem İngilizce röportaj var. Hem İranlılar hem de Batılılar tarafından okunsun istedim.”
Hassas Olun
“Türkiye’ye ilk geldiğimde tanıdığım tek insan önceden Skype’tan tanıştığım biriydi. Nasıl yaşadıklarını bilmiyordum. İlk başlarda yüzlerini gösterecek insanları arıyordum. Ama sonra gerçekçi düşününce bunun mümkün olmadığını anladım.”
“Buna saygı duyuyorum çünkü bu kişiler İran’da yaşamasalar bile hala gizliliklerini korumak zorundalar. Aileleri hala cinsel kimliklerini bilmiyor. Modellerimin kişiliklerini yüzlerini göstermeden yansıtmam gerektiğini anladım.”
“Çekimler sırasında ne yapacağımızı bilmiyordum. Onlar da bilmiyordu sanırım. Hep yüzlerini nasıl saklarım diye düşünüyordum. Ama bir yandan da kişiliklerini yansıtmak istiyordum.”
“Çekimlerden önce buluştuk ve röportaj yaptık. Onları tanıdım. Böylece portre çekimlerine hazırlanabildim.”
Çevrenizden Haberiniz Olsun
“Denizli de hikayenin önemli bir parçası. Bu kişilerin hayatlarında önemli bir rol oynuyor. Bu şehri zamanın durduğu bir yer olarak göstermek istedim. Eşcinsellik Türkiye’de yasal olsa bile burada da homofobi had safhada. Çiftlerin fotoğraflarını dışarıda çekmek çok zordu.”
Güven İnşa Edin
“Çoğu modelimin gerçek adını bilmiyorum çünkü Türkiye’ye gelince isimlerini değiştirmişler. Resmi olarak değil ama yeni bir başlangıcı sembolize etmek için. Bu yüzden güven çok önemli. Birbirimize güvenmeseydik bu proje gerçekleşmezdi.”
“Her portre ortak bir çalışma. Modellerimin cesareti, arkadaşlığı ve yardımı olmadan hiçbir şeyi başaramazdım. Çok güzel arkadaşlıklar edindim. Hatta bu röportajı şu anda kitaptaki modellerden birinin evinden, Amerika’dan yapıyorum.”