ABD Ulusal Kanser Entitüsü'nün araştırmasına göre, kanser sonrası bakımda zorluk yaşayan kadınların büyük kısmı lezbiyen veya biseksüel. Journal Cancer'da yayınlanan bir makalede, 2014-2017 arasındaki kadın kanser vakaları incelendi. 70 bin katılımcının yer aldığı çalışmada 2 bin kişinin kendisini lezbiyen veya biseksüel olarak nitelediği belirtildi. Rapora göre, kanser sonrası bakım sürecinde yetersiz hizmet aldığını belirten kadınlar …
Lezbiyen ve Biseksüel Kadınların Kanser Sonrası Yaşadığı Zorluklar Daha Ağır!
ABD Ulusal Kanser Entitüsü’nün araştırmasına göre, kanser sonrası bakımda zorluk yaşayan kadınların büyük kısmı lezbiyen veya biseksüel.
Journal Cancer’da yayınlanan bir makalede, 2014-2017 arasındaki kadın kanser vakaları incelendi. 70 bin katılımcının yer aldığı çalışmada 2 bin kişinin kendisini lezbiyen veya biseksüel olarak nitelediği belirtildi.
Rapora göre, kanser sonrası bakım sürecinde yetersiz hizmet aldığını belirten kadınlar arasında lezbiyenlerin oranı %42 daha fazla.
Çalışmanın araştırmacılarından Ulrike Boehmer: “LBT kadınların dezavantajlı olduğu ortada.”
“Oysa ki herkese cinsel kimliğinden ve yöneliminden bağımsız olarak aynı şartların sunulması gerekiyor.”
Boehmer, LGBT’nin istihdamının da bir problem olabileceğinin altını çizdi.
“Sadece LGBT olduğu için düşük gelirli işlerde çalışmak zorunda kalan bir çok kadın var. Kaliteli sağlık hizmeti almalarının önündeki en önemli engellerden biri de bu.”
“Tüm bunları bir kenara koyacak olursak, LGBT hakkında bilinçsiz bir tutuma sahip doktor sayısı da azımsanmayacak kadar fazla.”
“Böyle doktorlar, LGBT bireyleri tıbbi yardım almaya karşı korkutuyor.”
Boehmer, göğüs kanserinin özellikle lezbiyen ve biseksüel kadınlar ile eşcinsel erkekler arasında oldukça yaygın olduğunu da belirtti.
“Şu an içinde bulunduğumuz durumun ciddiyetinin tam olarak farkında değiliz.”