Araştırma: LGBTİ+ Bireyler İçin En Kötü Sosyal Medya Platformu Belli Oldu 

GLAAD tarafından yapılan yeni bir araştırma, kuir güvenliği söz konusu olduğunda en iyi altı sosyal platformdan beşine başarısız bir not verdi.

Sosyal medya genellikle çöptür. Birçoğumuz bunu sadece paylaşımların yorum bölümlerini okuyarak ya da viral içerikler arasında gezinerek söyleyebilsek de, GLAAD’ın yeni bir raporu bu iddiayı daha kesin hale getirdi.

Dördüncü yıllık Sosyal Medya Güvenlik Endeksi’nde GLAAD en düşük puanı X’e (eski adıyla Twitter) verdi. Ancak rapor, platformların LGBTİ+ güvenliği, mahremiyeti ve ifadesi konusundaki politikalarına ve bu politikaların uygulanmasına dayanarak Facebook, Instagram, Threads ve YouTube’a da başarısız bir not verdi. TikTok ise zar zor D+ ile geçti.

 

GLAAD Başkanı ve CEO’su Sarah Kate Ellis raporla ilgili yaptığı açıklamada, “Sosyal medya şirketlerinin liderleri güvenli ürünler üretme sorumluluklarında başarısız oluyorlar” dedi.

“LGBTİ+ karşıtı nefret ve dezenformasyon söz konusu olduğunda, sektör mevcut politikaların uygulanması konusunda tehlikeli derecede eksiktir. Çevrimiçi zararlar ile yüzlerce LGBTİ+ karşıtı yasal saldırı, gerçek dünyada artan LGBTİ+ karşıtı şiddet oranları ve şiddet konuları arasında doğrudan bir ilişki vardır ve bu durumdan sosyal medya platformları sorumludur ve ele almak için acilen harekete geçmelidir.”

Yazar ve medya kişiliği Alok, Media Matters for Amerika Dış İlişkiler Direktör Yardımcısı Brennan Suen, gazeteci Kara Swisher ve daha fazlasının yer aldığı bir danışma komitesiyle işbirliği içinde hazırlanan rapor, her platform için temel tavsiyeler sunuyor.

X için rapor, LGBTİ+ kullanıcıların ihtiyaçları konusunda içerik moderasyonu için eğitim verilmesini teşvik ediyor. Instagram için rapor, platformu hedefli ölü isimlendirmeyi yasaklayan bir politika geliştirmeye teşvik ediyor. YouTube, “LGBTİ+ içerik oluşturucularının ve içeriklerinin haksız yere şeytanlaştırılması ve kaldırılmasını ele alma konusunda daha fazla kararlılık göstermelidir.”

2021 yılında YouTube ve Google, bir grup LGBTİ+ içerik üreticisi tarafından ayrımcılık iddiasıyla dava edilmiş ve içerik üreticilerinin akranlarına kıyasla daha sık şeytanlaştırıldığı ve platformdan çıkarıldığı iddia edilmişti. 2023’te bu dava reddedildi, ancak birçok içerik oluşturucu hala bu ayrımcılıktan şikayet ediyor.