Netflix’in K-Pop Demon Hunters filmi, güçlü bir kuir alegoriyle dünyayı etkisi altına aldı

İblis avcısı pop yıldızlarını konu alan bu animasyon film, özellikle kuir izleyiciler için fazlasıyla dokunaklı bir hikâye sunuyor.

Netflix’in en yeni animasyon filmi ‘K-Pop Demon Hunters’ , yalnızca K-pop hayranlarını değil, LGBTİ+ topluluğunu da derinden etkileyerek dünya genelinde büyük ilgi görüyor.

Sony Pictures yapımı olan bu yapımda, dünyanın en ünlü kız grubu Huntrix’in üyeleri Rumi, Zoey ve Mira, sahne ışıklarının dışında gizlice iblis avcılığı yapıyor. Hem seslerini hem kılıçlarını hem de şöhretlerini kullanarak “honmon” adı verilen kutsal güçle iblisleri uzak tutmaya çalışıyorlar. Ancak iblisler kolay pes etmiyor; Huntrix’in etkisini azaltmak ve hayranlarını çalmak için ‘The Saja Boys’ adında bir erkek grubu kuruyorlar.

Grubun lideri olan Rumi, olağanüstü sesiyle insan ve iblis dünyası arasındaki geçidi sonsuza kadar kapatma görevini üstlenmiş durumda. Ancak kimsenin bilmediği, en yakın arkadaşlarının bile farkında olmadığı bir sırrı var: Rumi aslında yarı insan, yarı iblis. Doğuştan gelen bu “karanlık” tarafını gizlemek için yıllarca uğraşmış, fiziksel ve duygusal yaralarıyla yaşamayı öğrenmiş.

Eğer “pop yıldızlığı” yetmezse, bu hikâyenin queer alegorisi sizi yakalayacak. Filmde açıkça LGBTİ+ karakterler yer almasa da, Rumi’nin içsel mücadelesi açıkça (kuir imalarla yüklü). Küçük yaşlardan itibaren teyzesi, Rumi’ye bu yönünü saklaması gerektiğini öğretmiş. Bu baskı, zamanla utanca dönüşmüş ve Rumi’nin kendine dair büyük bir nefret geliştirmesine neden olmuş. Dini travmalarla büyüyen pek çok kuir bireyin bu durumu tanıdık bulacağı kesin.

Rumi, içindeki iblisi tamamen susturmanın tek yolunun “honmon” geçidini kapatmak olduğuna inanıyor. Ancak bunu yaparken sesi zarar görüyor, panik başlıyor ve tüm insanlık tehlikeye giriyor. Ta ki Jinu ile tanışana kadar…

Jinu, ‘Saja Boys’ grubunun lideri ve baş vokalisti. İlk kez biri, Rumi’nin sakladığı yaraları görüyor – ve bu da Rumi’nin utancını hafifletiyor.

“Free” (Özgür) adlı şarkıda Rumi şöyle söylüyor:

“Saklanmaya çalıştım ama bir şey kırıldı,

Şarkı söylemeye çalıştım, notaya ulaşamadım.

Karanlık bir yanın varmış, demek yalnız değilmişim.”

Rumi’nin sesini tekrar kazanmasının anahtarı ‘kabul görmek’ oluyor. Bu sayede iblisleri dünyadan temizleme hedefi için yeniden harekete geçiyor. Ancak içindeki iblis tarafına ya da Jinu’ya ne olacağı bilmiyor.

Film, özellikle ‘Saja Boys’ un “Your Idol”performansında açıkça görülen dini sembollerle dolu. Grup üyeleri tespihler takarken, “koroya vaaz vermek” ve İncil’e göre günah olan “putperestlik” gibi temaları işliyor. Rumi’nin yaralarını ve kendini saklama utancı, Jinu’yu cehenneme götüren “günah” ile bağlantı kuruyor.

Film yalnızca temasıyla değil, kültürel etkisiyle de dikkat çekiyor. Yayınlandığı günden bu yana iki haftadan fazla zaman geçmesine rağmen hâlâ Netflix’in en çok izlenen filmi konumunda. KPop Demon Hunters, Google’da en çok aranan orijinal film müziklerinden biri oldu. Huntrix ve Saja Boys, en çok trend olan kız ve erkek grupları listelerinde zirvede. Google Trends’e göre filmle ilgili en çok sorulan sorular arasında “Rumi ve Jinu neden öpüşmedi?” ve “Rumi, Jinu’yu seviyor mu?” yer alıyor.

Devam filmi gelir mi bilinmez ama umutlar yüksek.

‘K-Pop Demon Hunters’ şu anda Netflix’te izlenebilir.