Kış Mevsiminde İçinizi Isıtacak 7 Lezbiyen Filmi

Gece çöküyor, havalar soğuyor, yılbaşı ışıkları yanıyor, yazdan eser kalmadı mevsimlerden kış. Mevsimlerin değişimiyle birlikte izlediğimiz filmler de değişiyor. İşte sizin için bu soğuk kış aylarında içinizi ısıtacak 7 lezbiyen filmi. 1- Imagine Me & You (2005) Rachel (Piper Perabo) erkek partneriyle (Matthew Goode) dünya evine girmek için emin adımlarla giderken düğün çiçekçisi Luce (Lena …

Gece çöküyor, havalar soğuyor, yılbaşı ışıkları yanıyor, yazdan eser kalmadı mevsimlerden kış. Mevsimlerin değişimiyle birlikte izlediğimiz filmler de değişiyor. İşte sizin için bu soğuk kış aylarında içinizi ısıtacak 7 lezbiyen filmi.

1- Imagine Me & You (2005)

Rachel (Piper Perabo) erkek partneriyle (Matthew Goode) dünya evine girmek için emin adımlarla giderken düğün çiçekçisi Luce (Lena Headey) ile göz göze geliyor ve her şey değişiyor. Düğünden sonra ikili iyice yakınlaşmaya başlıyor ve Rachel’ın aklında platonik bir ilişkiden fazlası var. Filmin bir sahnesinde Rachel evde lezbiyen pornosu izlerken kocası eve işten erken geliyor ve Rachel odanın bir ucundan bir ucuna adeta uçup televizyonu kapatıyor ve olası bir panik krizinin önlüyor. Havalar soğuyor ve Rachel kendini gittikçe içinden çıkması zorlaşan bir kuir olay döngüsünde buluyor. 2000 lerin klasik film yapımlarının bütün izlerini taşıyan film “Imagine Me & You” bizce mutlaka izlenmeli.

2- Rent (2005)

Jonathan Larson tarafından yazılan eserin yönetmen koltuğunda Chris Colombus oturuyor. Andrew Garfield ve Lin-Mauel Miranda’nın izleyiciyi ekrana kilitleyen oyunculuk performanslarıyla Jonathan’ı “Tick. Tick…Boom!” filmiyle zirveye taşımıştı. “Rent” ise Jonathan’ın dediğine göre en iyi işlerinden biri. Filme uçuşan kar taneleri, kesilen elektrikle mum ışığının etrafında toplanma gibi olaylarla bir yılbaşı teması hakim. Başrolleri Maureen (Idina Menzel) ve Joanne (Tracie Thoms) olan yapımın nişanlanma partisinde ikilinin birbiriyle olan ya hep ya hiç ilişkisi dışarıdaki buz gibi havadan daha sıcak bir his yaratmıyor.

3- Anna and theApocalypse (2017)

Festival filmlerinin arasında zombi temalı bir müzikal görmeyi beklemiyorsunuz ama “Anna and the Apocalypse” sizi daha birçok açıdan şaşırtacak. Küçük İskoç kasabasında günlerden noel ve daha liseye giden karakterimiz Anna (Ella Hunt) ve arkadaşları hayatta kalmak için et yiyen korkunç zombilerle savaşmak zorunda kalıyor. Steph, (Sarah Swire) lezbiyen ve Anna’nın en yakın arkadaşı tam zamanında olaylara dahil olup gençleri kurtarıyor. Kamp temalı abartı dans ve şarkılarıyla izlemesi çok keyifli fakat et yiyici zombilerle de bir o kadar korkutucu.

4- Let It Snow (2019)

Yılbaşı ruhunu kesinlikle hissettiren kuir yapım “Let It Snow”‘u Netflix’in Z jenerasyonunun kış filmi temasına getirdiği çözüm olarak tanımlayabiliriz. Erişkinliğe daha yeni adım atmış gençlerin hikayesinin anlatıldığı yapım John Green, Maureen Johnson ve Laure Myracle tarafından üç bölümde yazılıyor. Daha ergen olarak nitelendirebileceğimiz karaterlerlerimizin yaşadığı küçük bir kasabada yoğun bir kar fırtınası başlıyor ve duracak gibi değil. Filmin kuir yapısı ise tatlı mı tatlı karakterimiz Dorrie (Liv Hewson) ve cinsel yönelimi konusunda kapalı olan ponpon kızımız Kerry (Anna Akana) arasındaki ilişkiden geliyor. Bir Hollywood Filminde heteroseksüel kıza karşılıksız aşk yaşayan kız kalıbının kırıldığını görmek sevindirici. İnişli çıkışlı yapısıyla “Let It Snow” modern ve romantik bir yılbaşı filmi.

5- Moonlit Winter (2019)

Boşanmış bir anne olan Yoon-hee (Kim Hee-ae) ve hayata yeni adım atan genç kızı Sae-bom’un (Kim So-hye) hikayesinin anlatıldığı Güney Kore yapımı. Annesinin ilk kadın aşkı Jun’dan (Yuko Nakamura) gelen mektupla birlikte annesin mutluluğunu isteyen Sae-Bom gözü kara bir karar alır ve annesiyle birlikte Jun’la buluşmak çin Japonya, Hokkaido’ya doğru yola çıkar. Yıllardır görüşmemiş ve hislerini bastırmış iki kadın arasındaki aşkı anlatan filmin kamerasının başında ünlü sinemacı Moo Myung-hwan var. Alt metinde bir kendini keşfetme ve kabullenme hikayesi olan yapımın birçok sahnesi akıllardan çıkmayacak.

6- A New York Christmas Wedding (2020)

Açılamadığınız çocukluk arkadaşınıza açılmak için yılbaşından daha uygun ne zaman olabilir ki. Yılbaşı arefesinde heteroseksüel kocasıyla evliliğini sorgulayan Jenny (Nia Fairweather) bir sabah bir mucizeye uyanır. Jenny’nin koruyucu meleği onu çocukluk aşkı ve en yakın arkadaşı Gabby (Adriana DeMeo) ile nişanlı olduğu bir gerçekliğe ışınlar. 24 saat boyunca bu gerçeklikte yaşamak zorunda olan Jenny’nin her zaman göz ardı ettiği cinsel yönelimiyle yüzleşmesi gerekmektedir. Kulağa ucuz ve basit gelse de yapım bir festival filminden beklenen her şeyi karşılıyor.

7- Happiest Season (2020)

Görünen o ki Kristen Stewart’ın tek yılbaşı temalı filmi Spencer değilmiş. Yönetmen koltuğunda Clea DuVall’in oturduğu yapımda Kristen Steward baskın ve güçlü lezbiyen bir kadını canlandırıyor. Lezbiyen çiftimiz Abby (Kristen Steward) ve Harper (Mackenzie Davis) yılbaşını kutlamak için Harper’ın ailesinin yanına dönüyorlar. İkili, kızlarının cinsel yöneliminden ve Abby’le ilişkisinden bir haber ailenin yanında rol yapmak zorunda kalıyor. Yılbaşı enerjisinin hakim olduğu bu dramatik yapım bizce mutlaka izlenmeli.

Yorumlar

Bir Yanıt Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir