Suudi Arabistan ve LGBT: Ufukta Barış Var mı?

Suudi Arabistan kadınlara yönelik kanunlarda son zamanlarda özgürleştirici adımlar atıyor, peki LGBT toplumu ne durumda? Suud hükümeti geçtiğimiz günlerde, kadınların 24 Haziran’dan itibaren araba kullanabileceklerini açıklamış, 10 kadının ise yurt dışından aldığı araba ehliyetini kabul etmişti. Bu karar, kadınların motorlu taşıt sürmesinin yasak olduğu yerler listesinde İran’ı tek başına bıraktı. Kadın sürücülere kolaylık tanınması, Prens …

Suudi Arabistan kadınlara yönelik kanunlarda son zamanlarda özgürleştirici adımlar atıyor, peki LGBT toplumu ne durumda?

Suud hükümeti geçtiğimiz günlerde, kadınların 24 Haziran’dan itibaren araba kullanabileceklerini açıklamış, 10 kadının ise yurt dışından aldığı araba ehliyetini kabul etmişti. Bu karar, kadınların motorlu taşıt sürmesinin yasak olduğu yerler listesinde İran’ı tek başına bıraktı.

Kadın sürücülere kolaylık tanınması, Prens Muhammed bin Salman’ın son zamanlarda attığı ‘özgürleştirici’ adımlardan sadece bir tanesi. Diğerlerinden bazıları ise şu şekilde:

  • Sinemalar tekrar açılıyor, kadınlar futbol maçlarını stadyumlardan izleyebilecek,
  • Cinsel istismar suç kapsamına alınıyor,
  • Kadınların giyim şekli tercihe bağlı hale geliyor.

Bu gelişmeler heyecan verici olsa da, atılan adımlar Arap toplumunun iliklerine işlemiş köktendinci bazı geleneklerin kaybolduğu anlamına gelmiyor.

Suudi Arabistan, eşcinselliğin yasadışı sayıldığı ve ölüm ile cezalandırılabildiği 72 ülkenin arasında yer alıyor. Arabistan hala, LGBT bir birey olarak vatandaşı olmanın oldukça tehlikeli olduğu bir ülke. Geçtiğimiz zamanlarda yaşanan olaylardan bazıları:

  • Riyad’da bir genç, babasından eşcinsel olması nedeniyle aldığı ölüm tehditlerinden sonra hayatına son vermişti.
  • Eşcinsel evlilik töreni olduğu iddia edilen bir videonun internete düşmesinden sonra, video ile bağlantısı bulunan herkes Arap hükümeti tarafından tutuklanmıştı.
  • 2016, birlikte evli hayatı sürdükleri iddia edildiği için 4 eşcinsel erkek tutuklanmıştı.
  • Anlamını bilmediğini söylediği halde evinde gökkuşağı bayrağı bulunduran bir erkek tutuklanmıştı.
  • Savcıların eşcinselliğe ölüm cezası gelmesi için baskı uyguladıkları yönünde bir haber yapılmıştı.
  • Hükümet, Twitter üzerinden başka bir erkek ile randevulaşan 24 yaşındaki bir erkeği 3 yıl hapis ve 450 kırbaç cezasına çarptırmıştı.
  • Başka bir erkek, telefonunda bulunan fotoğrafların ‘ahlaksız ve aykırı’ olması sebebiyle 3 yıl hapis cezası almıştı.
  • 30 yaşında bir genç, Facebook’u başka erkekler ile randevulaşmak için kullandığı için tutuklanmıştı.

Özgürleştirme adımlarına rağmen, LGBT Suud vatandaşları için hapis, kırbaç ve hatta ölüm cezası ihtimali hala var.

Fakat umutlar tükenmiş değil.

Suudi Arabistan’ın önde gelen akademisyenlerinden olan, Uluslararası Müslüman Akademisyenler Birliği üyesi ve Islam Today’in yöneticilerinden olan Dr. Salman al-Ouda, 2016 yılında yapmış olduğu bir açıklamada ‘LGBT’lerin cezalandırılmasının artık bir son bulması gerektiğini’ dile getirmişti. “Semavi dinlerde eşcinsellik günah kabul ediliyor olsa da, cezasının bu dünyada verilmesi gerektiğine dair bir ifade bulunmuyor.” Harvard profesörlerinden Steven Pinker ise ‘Enlightenment Now: The Case for Reason, Science, Humanism and Progress’ isimli kitabında da, Ortadoğu’daki gençlerin dünya görüşlerinin Batı Avrupa’dakiler ile benzerlik gösterdiğini ifade etmişti.

Pinker, Ortadoğu’daki özgürleşmenin yeni neslin eskinin yerine geçmesiyle daha da artacağını düşünüyor. Yine de özgürlükler konusunda Ortadoğu dünyanın geri kalanından oldukça geride. Kadınların trafiğe çıkmasını yasaklayan kanunun değişmesi için bile 10 yıl gerekti. LGBT hakları çok daha uzun süre alabilir. Bu süreç boyunca bize düşen görev, korumaya muhtaç LGBT’lerin olduğu ülkelerdeki aktivistlerden ve değişim yaratmaya çalışanlardan desteğimizi esirgememek.

Yorumlar

Bir Yanıt Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir