Cinsiyet değiştirme operasyonundan sonra, elinden emeklilik ikramiyesi ve bir terfi alınan trans bir profesöre; federal bir jüri tarafından, 1.1 Milyon Amerikan Doları tazminat ödenmesi gerektiğine karar verildi.
Altı kadın ve iki erkekten oluşan jüri, Oklahama Devlet Üniversitesi eski İngilizce profesörü Rachel Tudor’a; hafta boyunca süren mahkeme sonucunda, 1.165.000$ tazminat ödenmesi gerektiğine karar verdi.
Karar ilanında; Jüri, profesörün cinsel kimliği dolayısıyla 5. yıl ikramiyesinin elinden alındığına ve tekrar başvuru hakkının elinden alındığına hükmettiğini açıkladı.
Tudor, kurumun İngilizce Bölümü tarafından 2004 yılında, doçent olarak işe alınmıştı ve o sırada kendisini erkek olarak tanımlıyordu.
2007’deki geçiş operasyonundan sonra, üniversitenin ilk cinsiyet değiştiren profesörü oldu.
2007-2008 akademik yılında, kendisini iş yerinde kadın olarak tanımlayacağı bilgilendirmesini yaptığı sırada; Tudor’un iddia ettiğine göre, insan kaynakları bazı kurallara uyduğu sürece işinden olmayacağı garantisini verdi.
Tudor’un iddialarına göre; vücudu bu kurallar tarafından denetleniyordu, ne giyeceğine karışılıyordu ve kampüste sadece kendisinin kullandığı bir tuvalet tahsis edilmişti.
“Korkutucuydu. Olduğum kişi yüzünden işimi kaybedebileceğim hiç aklıma gelmemişti.”
2009 yılında 5. yıl ikramiyesi komitesi, Tudor’a ikramiye verilmesini onayladı ancak yönetim komitenin kararını uygulamadı.
Tudor’un ifadesine göre; üniversite yönetimi, reddedilmeden önce Tudor’un başvurusunu geri çekmesini istedi.
Başvurusunu geri çekmeyen Tudor’un bir süre sonra başvurusu reddedildi ve tekrar başvuru hakkı da elinden alındı.
Tudor, davayı; iş yerlerindeki federal insan haklarını gözeten, ABD Fırsat Eşitliği Komisyonu’na taşıdı.
Komisyon, 1964’te kabul edilen İnsan Hakları Yasası’nın 7. maddesi uyarınca Tudor’un meşru bir iddiası olduğuna karar verdi.
ABD’deki yasalar direkt olarak cinsiyet değiştiren bireylere yönelik düzenlemelere gitmiyor olsa da mahkemeler, yorumlarını kullanarak ve cinsiyet ayrımcılığı hakkındaki yasalara dayanarak transseksüel bireylerin uğradıkları adaletsizlikleri gideriyorlar.
Tudor, jüriye, “Bu, doğru olanı yapmakla alakalı. Bu, adalet ve hukukla alakalı.” dedi.
Pazartesi günüyse, “Jüriye tarafsız, adil oldukları ve davaya layığını verdikleri için teşekkür etmek istiyorum.” diye ekledi.
Davanın sonucu, Uluslararası Transseksüel Hatırlanma Günü’nün hemen bir sonraki gününe denk geldi ve trans insanların devam eden mücadelesinin daha kalın bir şekilde altını çizdi.