35 yaşındaki, amatör bale dansçısı, trans kadın, Royal Academy of Dance’ten (Londra’daki Kraliyet Dans Akademisi) mezun oldu.
35 yaşındaki Sophie Rebecca, yıllarca yarış sürücüsü olarak çalıştı, ama geçiş sürecine başladığında sporu bıraktı ve gizli gizli kurduğu, balerin olma hayalini hayata geçirmeye karar verdi.
BBC’ye verdiği röportajda; “Erkek gibi olmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyordum, ama bu sadece bir maskeydi. Gerçekte olduğum kişiden kaçmaya çalışıyordum.”
2013 yılında akademinin trans kadınların bale derslerini almalarını engelleyen kurallarını kaldırmaları üzerine, Sophie’nin “sadece kadınlara yönelik” olan bale derslerini almasına izin verildi.
Ve şimdi, Sophie onur belgesi ile mezun olup, yeterliliğini almayı başaran ilk trans balerin oldu.
Sophie kendini “Dans ettiğim için trans değilim ve trans olduğum için dans etmiyorum.” diye ifade etti.
“Dans ediyorum, çünkü ben bir dansçıyım. Trans olmamın bununla bir alakası yok. Bu bir tutku, hissetmemi sağlayan bir yol ve harika. Bu benim.”
Yayıncı, Sophie’nin onur belgesi ile akademiyi bitirdiğini öğrendiğinde göz yaşlarını tutamadığını filme aldı.
Sophie: “O stüdyoya yürüyebilmek ve sadece dansımla değerlendirilmek, benim için dünyalara bedeldi.” diye ekledi.
BBC’den Stephen Nolan’a konuşan Sophie: “Hiçbir zaman bir profesyonel olamayacağım, bunun trans olmakla ilgisi yok, hayatın geç bir döneminde başlamakla ilgisi var. Sahnede hiç dans etmedim ve dans etmem de pek mümkün görünmüyor. Eğer bu olursa, kendimi balerin olarak tanımlamada daha rahat olurdum diye düşünüyorum.” dedi.
Bale hocası, Lynne Reucroft-Croome, Sophie’nin hormon tedavisine başlandığında olduğu gibi, geçiş sürecinde dans ederken de dezavantajlı olacağını söyledi.
“Bu her şeyi değiştirecek. Kas gücü azalacak.” dedi.
“Adage hareketini yaparken güç kaybediyoruz, bacağımızı yerden kaldırdığımızda daha yavaş, daha kontrollü hareketler yapıyoruz. Bunu azaltmayı umuyoruz ve tekrar yapılandırmak zorunda olacağız.”
Bale hocası, buna rağmen, Sophie’nin geçiş sürecinin dans derslerinde bir sorun yaratmadığını söyledi.
Reucroft-Croome: “Olağandışı olduğunu düşünmüştüm, çünkü daha önce hiç karşılaşmadığım bir durumdu, ama garip olan ne ki? Hiç kimse hakkında ön yargılı değilim.”